Uygulamalı Davranış Analizi

İngilizce olarak ABA (Applied Behavior Analysis) yöntemi olarak adlandırılan Uygulamalı Davranış Analizi (UDA), davranışsal yöntem olarak adlandırılır ve davranış değiştirme yaklaşımları arasında en sık kullanılan yöntemlerdendir. Bu yöntemde, bireyin davranışları ve davranışlarıyla ilişkili çevresel faktörler ayrıntılı olarak incelenir ve analiz edilir. Bir davranışın değiştirilmesinde çevresel etkenlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Uygun pekiştireç tarifelerinin ve söndürme yöntemlerinin uygulanmasıyla istendik davranışlar elde edilmesi bu yöntemin en güçlü yanıdır.

Uygulamalı Davranış Analizi Uygulamalarının genel avantajları şunlardır:

. UDA somut gözlemlerden yola çıkar böylece bireye kazandırılması planlanan davranışın gözlemlenip gözlemlenmemesine dayanır.

. UDA sırasında kazandırılması ya da azaltılması istenen davranışların hangi oranda kazandırıldığı ya da azaltıldığına göre uygulanan programa müdahale imkânı sağlar.

. Kısa zamanda davranış kazandırma, davranış değiştirme, problemli davranışların azaltılması mümkün olabilmektedir.

. Uygulanan pekiştirme tarifeleri ile davranışın kalıcılığı sağlamak mümkündür.

Davranış değiştirme;

Problem Davranışları Önleme ve Problem Davranışları Azaltma olarak iki ana başlık altında toplanır. Problem Davranışları Önleme ise Yeni Davranış Oluşturma, Davranışları Sürdürme ve Arttırma, Davranışların Kalıcılığını Sağlama olarak üç şekilde uygulanır. Öğrenci gözlemlendikten sonra ne tür bir yol izleneceği eğitimcinin gözlem gücüne ve kararına göre değişiklik gösterir. Bu nedenle eğitimci uygulayacağı yönteme çok iyi karar vermelidir.

Uygulamalı Davranış Analizinin Aşamaları:

. Gözlem Yapmak ve Hangi Davranışın Değiştirileceğine Karar Vermek: Uygulamalı davranış analizi eğitimi, bireyi ayrıntılı şekilde gözlemlemekle başlar. Problem davranışı olan bireyin kayıt teknikleri kullanılarak davranışlarına ilişkin fikir sahibi olunması gerekir. Bireyin gözlemlenerek problem davranışlarının belirlenmesi ilk basamaktır. Bireyin davranışlarını gözlemlemek davranışın şiddetinin belirlenmesi, kullanılacak yöntemlerin etkililiği hakkında fikir sahibi olma açısından oldukça önemlidir. Problem davranışın belirlenmesi için kullanılacak gözlem teknikleri şunlardır:

  1. Anekdot kaydı: Gözlem yapan kişinin durum, ortam, ortamda bulunan kişiler, ne tür etkinlikler yapıldığı, çocuğun davranışları, verdiği tepkiler, olumlu ya da olumsuz davranışları, çocuğun davranışı üzerinde etkili olan kişilerin davranışları gibi tüm gerçekleşen durumları gözlem süresinde ayrıntılı olarak olduğu gibi kaydetmesidir. Anekdot kaydı sonuçları öğretmene belli davranışlar üzerinde çalışmasının gerekip gerekmediği hakkında fikir verir. Gözlem tamamlandıktan sonra davranış değiştirme programının uygulanıp uygulanamayacağına karar verilir.
  2. Olay-sıklık kaydı: Önceden belirlenmiş bir davranışın sıklığının kaydedilmesidir. Amaç davranışın sayısını artırmak ya da azaltmak ise kullanılır. Çocuğun bir ders saati içerisinde kaç kez yerinden kalktığı, arkadaşına kaç kez vurduğu, kaç kez tükürdüğü gibi sayılabilir olan problem davranışların kaydedilmesinde kullanılır.
  3. Süre kaydı: Davranışın ne kadar uzun sürdüğünün değerlendirilmesidir. Davranışın ortaya çıkışında başlama ve bitiş zamanları önemlidir. Örneğin sınıfta ders sırasında şarkı söyleme problem davranışın olan bir çocuk için şarkı söyleme süresinin kaydının tutulması bu kayıt türüne örnektir. Süre kaydı sayılamayan ve süresi uzun olan davranışların kaydedilmesi için uygundur.
  4. Bekleme süresi kaydı: Davranışın başlaması için verilen uyaran ile davranışın başlaması arasında geçen sürenin kaydedilmesidir. Örneğin verilen yönergeleri geç yerine getiren bir öğrenci için öğrenciye ‘yerine otur’ komutu verildikten sonra öğrencinin yerine oturana kadar arada geçen zaman diliminin kaydedilmesi bekleme süresi kaydına örnektir.

NOT: Sıklık-olay kaydı, süre kaydı ve bekleme süresi kaydı kesin kayıt tekniklerindendir.

  1. Aralık kaydı: Davranışın ne kadar ortaya çıktığını değerlendirmek için yapılan kayıttır. Sıklığı çok olan bir davranış üzerinde çalışmak için yapılır. Gözlem süresi 10 ile 30 saniye aralıklara bölünür. Davranış her ortaya çıktığında saymak yerine, gözlem süresindeki aralıklardan kaçında ortaya çıktığı sayılır. Örneğin verilen etkinliği yapmada sıkıntı yaşayan bir çocuk için öğretmen gözlem süresini 2 dakika olarak belirler. 2 dakikayı 10 ar saniyelik aralıklara böler. Gözlemci her 10 saniye içinde çocuğun ödev yapıp yapmadığını kaydeder. Aralık süresi davranışın sıklığına bağlı olarak belirlenir.
  2. Zaman örneklemesi kaydı: Bu kayıt tekniğinde gözlem süresi belirlenerek eşit zaman aralıklarına bölünür. Aralıklar genellikle dakikadır. Gözlemci her aralığın sonunda davranışın ortaya çıkıp çıkmadığını kaydeder. Örneğin gözlem süresi 1 dakika olarak belirlenen bir davranış için 1 dakika 10 ar saniye olmak üzere altı parçaya bölünür. Davranış gözlem aralığı içinde değil her 10 saniyede davranışı gösterip göstermediği kaydedilir. Kısa süreli devam eden davranışlar için kullanılır.Diğer kesin kayıt tekniklerine göre sonuçlar daha sınırlıdır.
  3. Beceri analizi: Beceri analizi hem değerlendirme tekniğidir hem de öğretim tekniğidir. Davranış öğretilebilinecek en küçük basamaklarına ayrılır. Beceri analizi becerilerin güçlüğüne göre, yapılış sırasına göre ve gelişimsel sıraya göre yapılabilir. Öğrencinin becerinin hangi basamağını yapıp/yapamadığının tespit edilmesi açısından ayrıntılı bilgi verir.
  4. Kalıcı ürün kaydı: Gözlemlenen bilgi davranışın kendisi değil sonucudur. Davranış sonunda elde edilen ürünlerin değerlendirilmesidir. Öğrencinin haftalık sınav kağıtlarının incelenmesi, dakikada kaç kelime yazdığı, kaç etek giyebildiği vs. nin gözlemlenmesi kalıcı ürün kaydına örnektir. Tüm bu tekniklerden uygun olanların uygulanması sonucu, öğrencide var olan problem davranış belirlenir bunun yanında problem davranışın hangi sıklıkla ne şekilde ortaya çıktığı, problemin altında yatan nedenler de kendiliğinden ortaya çıkmış olur.

. Davranışsal Amacın Tanımlanması: Hedef davranış bizim öğrenciye kazandırmak istediğimiz davranış ya da problem davranış yerine ortaya koyduğumuz alternatif olan davranıştır. Hedef davranış tanımlanırken ölçülebilir, gözlenebilir ve olumlu ifadelerin yer almasına dikkat edilmelidir.

Yoruma yol açmayacak şekilde tanımlanmalıdır. Örneğin ‘’Öğrenci matematik dersiyle ilgili verilen ödevi bitirir’’ şeklinde bir cümle kurduğumuzda hedef davranışı tanımlamış oluruz. Hedef davranış tanımlandıktan sonra davranışsal amacımızı yazmamız gerekir. Davranışsal amaç yazılırken birey, davranış, koşul ve ölçüt öğeleri kullanılmalıdır.

"Ayşe, kendisinden yapması istendiğinde 20 toplama işleminden 15’ini bağımsız olarak doğru şekilde yapar." cümlesi, doğru yazılmış bir davranışsal amaç örneğidir. Bu cümledeki Ayşe sözcüğü birey, kendisinden yapması istendiğinde cümlesi koşul, 20 toplama işleminden 15 i cümlesi ölçüt, doğru şekilde yapar cümlesi ise davranıştır. Davranışsal amaç belirlendikten sonra çocuk için uygulanacak programın hazırlanması aşamasına geçilir.

. Uygulanacak Programın Hazırlanması/Uygulama: Problem davranışları ortadan kaldırmak için davranış değiştirme yöntemlerinden hangisinin kullanılacağına karar vermek önemlidir. Problem davranışları önleyici ya da problem davranışları azaltıcı teknikler mi kullanılacak, eğitimci bu konuda öğrenci için en doğru kararı vermelidir. Bunun yolu da iyi bir gözlem yapmaktan geçer. Davranış değiştirmede eğitimci ortam ve davranışın sonucunu değiştirmelidir ki, öğrencinin hareketleri de bu yönde değişsin.

Eğitimci öğrenciye yeni bir davranış kazandıracaksa kullanacağı yöntemler şunlardır:

  1. Pekiştireç kullanma: Pekiştireçler davranış değiştirmede kullanılan olmazsa olmaz yöntemlerdendir. Eğitimci öncelikle çocuğun sevdiği nesne ya da etkinlikleri, hoşlandığı ya da hoşlanmadığı durumları belirlemelidir. Çünkü davranış değiştirmede sonucu değiştirmek için pekiştireçlerin kullanılması gerekmektedir. Pekiştireç türlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

- Birincil pekiştireçler; bireyi doğrudan ödüllendiren (yiyecek, top, içecek) gibi pekiştireçlerdir. Müzik, pilli oyuncaklar, koku gibi çocuğa davranış sonunda doğrudan verilen duygusal pekiştireçler de birincil pekiştireçler arasında yer almaktadır.

- İkincil pekiştireçler ise; doğal olmayan, birincil pekiştireçlerle eşleştirilmiş, öğrenilmiş koşullu uyaranlardır. Bağımlılığı azaltmak için birincil pekiştireçlerle eşleştirilir.

- Sosyal pekiştireçler; sosyal geçerliliği olan sözler, dokunmak, gülümsemek gibi pekiştireçlerdir.

- Genelleştirilen pekiştireçler; Bu pekiştireçlere sembol pekiştireç adı da verilir. Yıldız, puan, sticker gibi pekiştireçlerdir.

- Etkinlik pekiştireçleri; Oyun oynamak, parka gitmek, bilgisayarla oynamak gibi etkinlikleri içine alır.

- Premack ilkesi pekiştireçleri; Ödevini yaptıktan sonra dışarı çıkabilirsin gibi çocuğa peşinen ve açık şekilde sunulan pekiştireçlerdir. Pekiştireçler sınırında, öğrenci için cazibesini kaybetmeyecek şekilde ve zamanlama olarak dikkatli şekilde kullanılmalıdır. Olumlu davranıştan hemen sonra çocuğa verilmelidir. Hangi olumlu davranışı nedeniyle verildiği de çocuğa mutlaka açıklanmalıdır. Çocukta davranış değişiklikleri gözlendikten sonra pekiştireçler mutlaka geri çekilmelidir.

Pekiştireci kullanma tarifeleri ise şunlardır:

- Sürekli pekiştirme; Her doğru tepkiden sonra pekiştireç verilmesidir.

- Aralıklı pekiştirme; Belli sayıda doğru tepkinden sonra ve ya belli zaman aralığından sonra pekiştireç verilmesidir.

- Sabit zamanlı pekiştirme; Belirlenen sabit zamanlarda yapılan pekiştirme. Her 40 saniyede bir gibi.

- Değişken zamanlı pekiştirme; Zamanın değişken olmasıyla yapılan pekiştirme. İlk başta 20 saniyede bir yapılan pekiştirme daha sonraki olumlu bir davranışta 50 saniyeye çıkarılır.

- Sabit oranlı pekiştirme; Pekiştirme oranının sabit kalmasıyla yapılan pekiştirme. Her 3 doğru tepkiden sonra pekiştirme yapılması.

- Değişken oranlı pekiştirme; Her 3 davranıştan sonra pekiştirme yapılır sonrasında ilk doğru tepkiden sonra pekiştirme yapılır. Pekiştirme oranı değişkenlik gösterir.

  1. Yardım ve ipuçlarının kullanılması: Yardım, hedef davranışın ortaya çıkmasına neden olan davranıştan hemen önce sunulan ekstra fiziksel uyaranlardır. Genellikle yeni bir davranış kazandırılacağı zaman kullanılır. İpucu ise sözel olarak yapılan ayırdımdır.

Yardım türleri şunlardır:

- Doğal yardım; çocuğa doğal ortamda zamanında verilen yardımdır. Doğal yardımda zamanlama çok önemlidir. Örneğin çocuk o gün dışarı çıkmayacaksa çocuğa ayakkabı boyamayı öğretmek kalıcı olmayabilir. Yatak toplama becerisinin çocuk sabah yataktan kalkar kalmaz çalışılması doğal yardıma örnektir.

- Sözel yardım; sözel olarak çocuğa verilen, uyaran ipucudur.

- Model olma; istenilen davranışın hepsinin ya da bir kısmının model olunarak taklit edilmesinin sağlanması.

- İşaret yardımı; öğrencinin dikkatini çekmek için sergilenen gösterme davranışıdır.

- Fiziksel yardım; öğrencinin doğru tepkiyi vermesi için fiziksel olarak yapılan yönlendirmedir. Yardımın zamanla geri çekilmesi, öğrencinin hedef davranışı bağımsız olarak yerine getirmesi için olmazsa olmazdır.

Eğitimci, mevcut problem davranışları azaltacak ise kullanacağı yöntemler şunlardır:

- Alternatif/uyuşmayan davranışın ödüllendirilmesi; problem davranışın zıttı olan alternatif bir davranışın pekiştirilmesi yöntemidir. Örneğin sürekli ayağa kalkma davranışı olan bir çocuğun oturma davranışının pekiştirilmesidir. Uzun zaman alan bir yöntemdir.

- Görmezden gelme/söndürme; öğrenci problem davranışı ilgi ve dikkat çekmek amacıyla gösterdiği zamanlarda kullanılabilir bir yöntemdir. Öğrencinin problem davranışı görmezden gelinir. Görmezden gelinerek söndürme tekniği kullanılmış olur.

- Ceza; öğrenciye hoşlanmayacağı bir uyaran sunmaktır. Ceza öğrencinin sevdiği bir nesneyi ya da etkinliği elinde almak (mola / bedel ödeme) ya da ona hoşlanmayacağı bir şey sunmak olarak iki şekilde yapılır. Öğrenciyi sınıftan dışarı çıkartmak ikinci tür ceza, öğrenciyi arkasını döndürerek tek ayak üstünde bekletmek ise birinci tür cezadır.

- Biçimlendirme; çocuğun bildiği davranışlar içerisinde var olan hedef davranışa en yakın davranışın ödüllendirilmesidir. Örneğin eğitmenin gözünüzün içine bakmayan bir öğrenciyi eğitmen karşısına oturtur. Gözünün Öğrenci eğitmenin gözünün içine bakmayacağı için pekiştireç kazanamaz fakat eğitmen çocuk vücudunu kendisine döndürdüğü zaman onu pekiştirirse, hedef davranışa yani gözünün içine bakma davranışına en yakın davranışı pekiştirmiş olur. Biçimlendirme için öğretilecek becerinin beceri analizi yapıldıktan sonra birinci basamaktan pekiştirme işlemine başlamak yöntemin doğru uygulanabilmesi için ilk adımdır. Davranış değiştirme programı hazırlanırken pekiştireç kullanılacaksa uygun pekiştirecin ve tarifenin belirlenmesi, diğer yöntemler kullanılacaksa hangi yöntemlerin kullanılacağının belirlenmesi ve ne zaman ne şekilde çocuk üzerinde uygulanacağı belirlenmelidir. Sınıf ortamı ve araç gereçler, dersin planlanması davranış değiştirme-davranış sağaltımı programına göre planlanmalıdır. Planlanan çerçevede de eğitimci tarafından uygulanmalıdır.

. Uygulama Sürecinde Veri Toplanması: Planlanan davranış değiştirme programı uygulanırken, eğitimcinin kayıt yaparak uyguladığı yöntemin sonuçlarını görmesi açısında kayıt tutması gereklidir. Tuttuğu kayıtları inceleyen eğitimci uyguladığı programın işe yararlığını görmesi açısından önemlidir. Programında başarısız olan eğitimci problem yaşanılan uygulamanın belirlenmesinin ardından yöntemini, materyallerini ya da ortam düzenlemelerini değiştirerek başarıya ulaşma yolunda adım atar.

. Uygulamayı Bitirme: Bu basamakta uygulanan davranış değiştirme programının sonlandırılmasına ya da devam edilmesine karar verilir. Öğrencide gözlenen davranış değişiklikleri kaydedilerek hazırlanan planın değerlendirme bölümüne gerekli notlar alınır.